<body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar.g?targetBlogID\x3d9123432221727993451\x26blogName\x3dBilgi+Seli\x26publishMode\x3dPUBLISH_MODE_BLOGSPOT\x26navbarType\x3dBLUE\x26layoutType\x3dCLASSIC\x26searchRoot\x3dhttps://bilgiseli.blogspot.com/search\x26blogLocale\x3dtr_TR\x26v\x3d2\x26homepageUrl\x3dhttp://bilgiseli.blogspot.com/\x26vt\x3d-4842712886373334541', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script>

<$

Pardus... Özgürlük İçin...

Microsoft ile açık kodlu yazılımların savaşı tarihlerdeki savaşlar kadar 'ateş'li olmasa da en az onlar kadar ihtiras ve yayılımcı bir politikayla dolu. Son yıllarda bu savaş iyiden iyiye kendini hissettirir oldu. Özellikle Microsoft'un tam Netscape'ten kurtuldum dediği bir zamanda Netscape mühendisleri tarafından kurulan Mozilla Vakfı'ndan çıkan Mozilla Firefox'un IEye ciddi bir rakip olarak çıkması ve bu iddiasını istatistiklerle de desteklemesinin ardından bu savaş iyice ayyuka çıkmış durumda. Mozilla Firefox’un 2.0 versiyonun neredeyse IE 7.0 ile aynı anda çıkması bu savaşı daha da ateşli bir hale getirdi. Her ne kadar he iki taraf da bunun sadece bir tesadüften ibaret olduğunu söylese de Microsoft’un IE’nin yeni versiyonunda Firefox’un bir önceki versiyonunda bulunan bütün özelliklerle birlikte, yeni versiyonundaki bazı özellikleri de eklemesi Mozilla Vakfı’nın çalışmalarını çok ciddiye aldığının bir göstergesi. Öte yandan Mozilla Vakfı da IE 7.0’ın kendi çalışmalarına bir alternatif oluşturabildiğini görmüş olmalı ki Firefox’un 3.0 versiyonuyla ilgili çalışmaları başlattıklarını, çok farklı fikirleri olduğunu ve 2007 içinde hazır olacağını duyurdular. Bu arada CNet’in yapmış olduğu karşılaştırmadan Firefox’un ezici bir üstünlükle çıktığını belirtelim.
IE vs Mozilla Firefox savaşın en ateşli cephesi olarak görülse de aslında değil. Böyle görünmesinin sebebi, uzun yıllar sonra açık kaynak kodlu yazılımların kazandığı en büyük zaferin bu olması ve bu cephedeki haberlerin daha çabuk yayılması. Açık kaynak kodlu yazılımların ciddi destekçileri var ve bu konuda kullanıcıların da desteğini almayı iyi biliyorlar. Zaten Firefox’un yeni versiyonun çıkışında da 1 milyon gönüllünün katkısı olduğu açıklandı ki bu desteğin büyüklüğünü de gözler önüne seriyor. Geliştiriciler tarafında çok fazla destek var ama asıl kritik nokta kullanıcı tarafın yazılımı kullanması. Çünkü geliştirme konusunda açık kodlu yazılımlar hızla iyiye gidiyor olsa da Microsoft’un 2005 yılı içinde harcadığı 7 milyar dolarlık ArGe bütçesi onların da ne kadar güçlü olduğunu göstermekte. Daha iyiye gitme konusunda her iki taraf da hızla ilerlemekte. Unutulmaması gereken nokta, bir programın kullanılabilmesi için minimum gereklilikleri sağlamakla birlikte üzerine ne kadar iyi ek özellikler sunduğu. Bu açıdan bakıldığında Mozilla Firefox bu büyük yükselişini ayrı olarak geliştirilen eklentilerine borçlu olduğu görülebiliyor. Zaten bunu fark eden Microsoft da aynı eklenti uygulamasını IE 7.0 için uygulamaya başladı bile.

Aynı bakış açısıyla en ateşli cephe olarak görülen internet tarayıcısı pazarından asıl ateşli taraf olan işletim sistemi tarafına geçelim. Linuxun Windows karşısında çok fazla zaferi olmadığı aşikar. Bunun en büyük sebebi de aslında işletim sistemlerinin mantıklarının temelindeki prensip. İşletim sistemleri başlı başına bir yazılım olmaktan öte üzerlerinde program çalıştırmaya yarıyorlar. Bu gerçekten yola çıkıldığında üzerinde en fazla ve en uyumlu program çalıştırabilen Windows’un uzak ara önde olması öngörülebilecek bir durum. Ancak bu temel prensip gelecekte bu kadar işlemeyebilir. Özellikle artık masaüstü programlarının web ortamına taşınmasıyla birlikte işletim sisteminden beklentiler gittikçe azalabilir (Google Docs&Spreadsheets, Google Notebook, netFTP etc.). Ayrıca olayın görsel boyutu da artık Linuxta daha cazip bir hale gelmeye başladı. İlk başlarda birkaç çeşit linuxta bulunan özellikler artık standart olmaya başladı. Örneğin Sun Microsystems’ın “Project Looking Glass” olarak 2005 yılında duyurduğu yeni işletim sistemi projesinde de en büyük özellik olarak göze çarpan 3D masaüstü, Linuxta artık daha da gelişerek sıradan bir özellik olma yolunda hızla ilerliyor. Bu da kullanıcıları kendine çekiyor. Ayrıca sadece Linux üzerinde çalışan teknik programlar da mevcut. 2004 yazında Siemens’in de içinde bulunduğu 9 büyük kuruluş makinelerinde açık kod yazılımlarını kullanma kararı alıp Microsoft’a göz dağı vermişlerdi. Aynı şekilde çeşitli devlet kuruluşları Microsoft Office yerine OpenOffice.org kullanma kararı alabileceklerini söyleyerek Microsoft’u tedirgin etmişlerdi aynı tarihlerde. Ancak Bill Gates’in kişisel girişimleri sonuçlarını da vermişti o dönemlerde.

İşletim sistemi bu savaşın en kritik noktası çünkü işletim sistemi diğer program tercihlerini de belirliyor. Ayrıca Microsoft’un dolaylı olarak ve doğrudan en büyük gelir kaynaklarından biri. Son zamanlarda, özellikle Uzak Doğu’da, hızla artan Linux işletim sistemli bilgisayar satışları Microsoft’un bir adım atmasına sebep oldu. Microsoft daha basit olarak tasarlanan Microsoft XP Starter Edition’ı yaygınlaştırmak için çalışmakta. Daha ucuza satılan bu işletim sisteminin Türk Telekom’un son kampanyasında da kullanıldığı dikkatinizi çekmiştir.

Bu konudaki bir başka gelişme de tabiki PARDUS. Tübitak tarafından geliştirilen açık kaynak kodlu bir yazılım İlk versiyonu Ocak 2005’te yayınlanan PARDUS. 2007’ye çok hızlı girmeye hazırlanıyor. Sloganları da bütün bu savaşın en güzel tanımlayanlardan: “Özgürlük için...”. Her yönüyle kullanıcıları çekecek gibi görünen PARDUS, oldukça gelişmiş bir yapıyla çıkıyor karşımıza.

Tek açık kodlu yazılım savaşı tabiki bu alanlarda verilmiyor. Her alanda çeşitli şirketlere karşı böyle yazılımlar mevcut. İşin özünde aslında monopol olup tepki çeken şirket profilleri var. Monopol olmak her zaman tepki çekiyor. Microsoft da en büyük monopol kuran şirket olarak görülüyor. Diğer sektörlerde bu kadar monopol bir yapı bulmak oldukça zor. Zaten Microsoft’un en zengin ‘ülkeler’ sıralamasında ilk 10’a girmesi de bir rastlantı değil. ERP alanına da Axaptayı satın alarak giren Microsoft her ne kadar henüz pazarlarında başka bir monopol kuran SAP ve Oracle’a rakip olamasa da zamanla daha iyiye gidecek gibi görünüyor. Böyle bir pazarda bile SAP ve Oracle’a rakip olarak geliştirilmeye çalışılan açık kaynak kodlu yazılımlar bulmak mümkün. Ancak şimdilik sadece küçük iş yerlerine hizmet verebilecek yapıdalar. Zaten böyle bir sistemi kurmak bir işletim sistemini kurmaktan çok daha zor ve daha uzun zamana ihtiyaç var.

Güncelleme [14.12.2006]: Bugün okuduğum bir yazıda açık kodun mobil arenada da boy göstermeye başlayacağını öğrendim. Bildiğiniz gibi standart arayüzlerden ayrı olarak mobil alanda Windows Mobile ve Symbian olarak iki işletim sistemi var. Tabiki bu iki işletim sisteminin de bilgisayarlarda olduğu gibi farklı arayüzleri mevcut: Windows Mobile 5.0 PPC Phone, Windows Mobile 5.0 Smartphone, Symbian Seri 60, Symbian UIQ. İlk linux ile geliştirilen cep telefonu arayüzleri açık kaynak mobil iletişim platformu OpenMoko ve grafik kartlarıyla bilinen FIC ortaklığıya bu yıl başlarında piyasada olacakmış. İlk cep telefonu ise Neo1973. Arayüzün oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca aynı bilgisayarlardaki gibi akıllı telefonlarda da fiyat konusunda bir düşüş yaşatacak sanırım. Çünkü 1000 YTL üzerindeki fiyatların aksine Neo1973 350$ gibi standart telefon fiyatıyla satışa çıkacakmış. Telefonlarını yenilemek isteyenlere duyurulur.

Etiketler:

p>